Karin Agrisi ve Karin Muayenesi

Karın MuayenesiDiğer sistem hastalıkları çoğu kez GİS semptomları ile gelebilir. Anamnez ile tanıya yaklaşılır.Gün ışığında sert bir zeminde sırtüstü yatırarak muayene edilmelidir. Muayene sağ taraftan yapılır. Ağrıyan yer en son muayene edilmedilir.Karın


Karın Muayenesi


Diğer sistem hastalıkları çoğu kez GİS semptomları ile gelebilir. Anamnez ile tanıya yaklaşılır.
Gün ışığında sert bir zeminde sırtüstü yatırarak muayene edilmelidir. Muayene sağ taraftan yapılır. Ağrıyan yer en son muayene edilmedilir.


Karın Muayene


Yüzüstü, iki büklüm hareketsiz yatan hastada pankreas ağrısı düşünülür. Akut karın tablosundaki hasta hareket etmez, karın solunumu dahi yapmak istemez. Kolikler renal veya safra yolu kökenlidir. Amplitütü en büyük ağrılardandır. Hasta hareketlidir, yerinde duramaz. Karın muayenesinde inspeksiyondan sonra oskültasyon yapılmalıdır. Ancak şart değildir, bazı vakalarda buna uyulmaz.


Karın kabaca 4 kadrana ayrılır. Umblikusdan geçen yatay çizgiyle ve ksifoid-pubis çizgisi ile kadranlara ayrılır.


inspeksiyonda sarılık, döküntüler, peteşi-purpura, tashe-rose (rose-spot) görülebilir. Tashe-rosa göbek çevresinde kabarık olmayan, kızarık, _ağ-rısız. kasıntısız, basmakla solmayan döküntülerdir. Büyüklüğü 0.1-0.5 cm’dir.


kanamanın devam ettiğini gösterir. Gelen kanı atmak için peristaltizm artmıştır. Barsak seslerinin azalması konstipasyonda olur. Tümden kaybolması ise paralitik ileusu gösterir. Elektrolit dengesizliğinde mipopotasemi’) ve retroperitonal olaylarda paralitik ileus gelişebilir.


KC üzerinde üfürüm varsa bu hepatoma, siroz, arterio venöz malformasyonlarda olabilir. Umblikusun sağı-solu lomber bölgeler dinlenir. Renal arter stenozu. renovasküler hipertansiyonda üfürüm duyulur.
Rektal tuşa kontrendikasyon yoksa her hastaya yapılmalıdır. Tuşa ile rektum Ca’larının erken tanısı sağlanabilir.


Perforasyon için ayakta direkt karın arafisi. renal kolik düşünülüyorsa yatarak direkt karın grafisi istenmelidir.


Karın Ağrısı, Çocuklarda Karın Ağrısı

Ağrı genellikle doku hasarına işaret eden sübjektif bir duygu olup, sindirim sistemi hastalıklarının en sık rastlanılan ve hastayı çoğu kez hekime başvurmaya zorlayan başlıca belirtidir.


Karın ağrısının yeri, zaman­laması, niteliği ve seyri tanı açısından önemli ipuçları verir. Karın ağrısı, genellikle aşşağıdakilerden bir yada birkaçının özelliklerini taşır:


1. Visseral Ağrı; genellikle kunt, karın içi organların çok segmentli, çift taraflı innervasyonu nedeniyle konumu iyi belirlenemeyen ve çoğu kez orta hat yerleşimli bir ağrıdır. Kaynağını karın içi bir organdan alır ve kramp veya sancı niteliğinde olabilir. (İshal Karın Ağrısı)


2. Paryetal (Somatik) Ağrı; şiddetli, çoğu zaman yeri iyi belirlenen, lateralize bir ağrıdır ve paryetal peritonun genellikle iltihabi nedenlere bağlı olarak uyarılmasıyla ortaya çıkar.


3. Yansıma şeklinde ağrı; karnın belli bir bölgesinde, hastalıklı iç organdan uzak, ancak aynı spinal segmentten innerve olan alanlarda algılanan yüzeyel veya derin bir ağrıdır. Bazen ağrıya yüzeyel aşırı duyarlılık da eşlik eder. (Mide karın Ağrısı)


Sempatik duyu lifleri (şekilde ince çizgi ile gösterildi) ve spinal duyu lifleri, medulla spinalisin arka boynuzunda aynı nöron ile sinapsis yaparsa. yansıma ağrısı oluşur.


Karın Ağrıları Ayırıcı Tanısı


A. Akut Karın Ağrısı


1. Cerrahi gereken
2. Cerrahi gerekmeyen


B. Kronik Karın Ağrısı


Karında ağrıya en hassas ver parietal periton iken en az hassas yer barsak mukozasıdır. GIS’ta iltihap serozaya ilerlerse hastalar ağrıyı orta hatta hissederler. Xiphoid ve göbek civarında ağrı olur. Akut apandisitte ağrı epigastriumda olabilir. İltihap serozaya ilerlerse sempatik sinir sistemi etkilenir. Ve ağrı organın bulunduğu yöreye lokalize olur. Buraya basınca ağrı oluşur. Cilltte hiperestezi bulunur. Murphy noktasında hassasiyet (safra kesesi ağrılarında) ve sağ skapula altına yansıyan ağrı vardır. Bulbus arka yüzünde ülser olursa ağrı sol tarafta hissedilir. (Karın Ağrısı Nedenleri)


Acil Cerrahi Gerektiren Karın Ağrısı


1. Perforasyon: Genellikle ülser neden olur. Gastrik ülser perforasyonu duedonal ülsere göre daha azdır. Gastrik ülser perforasyonunda asit peritona geçer ve şimik peritonit tablosu oluşur. Duedonal ülser perforasyonunuda olan peritonitte tablo o kadar ağır değildir.


Hastada şiddetli ağrı oluşur. Hemen tansiyon ve nabıza bakılır. Hastanın rengi solar, soğuk soğuk terler. Ülser hikayesi alınır. Ağrının ne kadar önce başladığı sorulur. Yapılacak ilk is KC-dalak perküsvonudur. Bu bölgelere gaz toplanır ve timpanik ses alınır. Şiddetli Karın Ağrısı


Ayakta direkt batın grafisi çekilir. Diafragma altında gaz toplanır. Bunun için 4-6 saat geçmiş olması gerekir. Kapalı perforasyon olursa arkada kapalı gaz birikimi olur.
Cerrahi öncesi hazırlık yapılmalıdır. IV SF uygulanır. Sıvı ihtiyacı sağlanır. Kanama varsa transfüzyon yapılır.


Gecikmiş vakalarda peritonit oluşur. Önceleri lokal sonra asit yayıldıkça generalize hal alır. Önceleri hasta karnı kontraktedir ve çöküktür. Yaygın peritonit ve ileus gelişmişse karın bombeleşir. Vakanın geciktiğini ve operasyon şansının azaldığını gösterir.


İnce Barsak Perforasyonu: Tifo seyrinde olur. Ülser perforasyonundan ayrı olarak bakteriel peritonit de gelişir. Tifo %80 kabızlıkla, %20 ishalle seyreder. Tifoda perforasyon 2-4. haftalar arasında özellikle üçüncü haftada olur. Beyaz küre sayımı yapılır. Tifoda lökopeni vardır. Perforasvonda lökositoz olur.


2. İleus: Özellikle çocuklarda invaginasyon şeklinde oluşur. Yetişkinde ise strangülasyonla oluşur. Fıtık bölgesinde sıkışma ile olabilir. Kalın barsakta da volvulus sonucu oluşur.
İnce barsak ileusu daha sıktır. Göbek çevresinde kolit tarzında ağrı oluşur. 2-3 dakika aralıklarla gelir. Hasta önce mide içeriğini kusar, sonra safra, sonra da ince barsak içeriği kusulur. Kalın barsak ileusunda fekaloid kusuiabilir. Bu vaka gecikmiştir. Karında gaz-sıvı tıplanmasına bağlı gerginlik vardır. Olay başında hızlıysa da sonraları yavaşlar. Zaman zaman metalik timpanik ses duyulur.
Ayakta direkt karın grafisinde hava-sıvı seviyesi saptanır. Hastaya Müller-Abott tüpü yutturulur ve barsak boşaltılır. Bu arada IV sıvı verilmelidir. (Karın Ağrısı Nedir)
Kalın Barsak Volvulusu: 50 yaş üzerinde erkeklerde sıktır. Çoğunlukla sigmoidde olur. Sol alt kadranda hassasiyet ve gerginlik vardır. Burada aşırı gaz toplanır, bu direkt grafide gözlenir.


3. Över Rüptürü, Dış Gebelik: Alt kadranda şiddetli ağrı ile gelir. Hasta terler ve yüzü soluktur. Bu adrenalin deşarjına bağlıdır. Adet öyküsü alınır. US kullanılabilir. Pelvise ponksiyon yapılır. Karına 300 cc SF verilir ve geri. alınır. Gelen mayi kırmızı ise tanı konur. Bu yöntem peritonit erken döneminde de yapılabilir. Bol parçalı bulunur.


4. Over Torsiyonu: Şiddetli ağrı olur. Tanı US ile konur.


5. Karın Travması. Kanamalar oluşur. Dalak, böbrek, KC travmalarında karın içine kanama oluşur. Karın içine ponksiyon yapılmalıdır.


6. Apandisit: Çocuklarda daha sıktır. Bulantı-kusma olur. Karın sağ alt kadranda ağrı olur. Ağrı başlangıçta epigastriumdadır. Mc Burney noktası ağrılı olabilir. Ayrıca başka bölgede de hassasiyet alınabilir. Bu özel-likleriyle safra kesesi ve ülser ağrısıyla karışabilir. Sürekli Karın Ağrısı


Rektal ateş önemlidir. İlk sa­atlerde koltuk altı ateşi normalken rektal ateş yüksek olabilir.


Rosing işaret Apandisitte sol bölge palpe edilirken ağrı olmasına denir.



Karin Agrisi ve Karin Muayenesi